Çevresine duyarlı ve doğa hayranı olan karakter Lewis Medlock, Cahulawassee Nehri'nin üzerine bir baraj inşa edilip göle dönüştürülmesinden önce son bir kez nehri görmeyi kafasına koymuş. Son derece kentsel hayata alışmış olan arkadaşlarını da bu sefere dahil ederek bambaşka bir deneyim sunuyor. Lewis ve arkadaşlarının bu vahşi Amerikan kırsalına düzenledikleri macera dolu kano gezisi, izleyicilere bolca aksiyon ve gerilim vaat ediyor.
Bu tehlikeli yolculuk sırasında grup, doğanın vahşi gücüyle yüzleşmek zorunda kalıyor ve son derece tehlikeli durumlarla karşı karşıya kalıyorlar. Çünkü nehir, yalnızca doğanın uyanışını ve tahrip edici etkilerini değil, aynı zamanda yerel halkın da hayatta kalma mücadelesini açığa çıkarıyor.
Film adeta doğanın acımasızlığını ve insanoğlunun bu acımasız doğa karşısındaki durumunu bir ayna gibi gözler önüne seriyor. Kısacası Lewis ve arkadaşlarının bu unutulmaz kano gezisi, doğa sevgisi ve hayatta kalma mücadelesini anlattığı gibi, aynı zamanda modern hayatın getirdiği kolaylıklardan uzaklaşıp doğada kendimizi bulma fikrini de sorguluyor. İzleyenlerin aklında derin izler bırakacak bir yapım olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu filmi izlerken, her bir çekimde doğanın vahşi güzelliğine hayran kalacak, karakterlerin yaşadığı gerilim dolu anları soluksuz bir şekilde izleyeceksiniz.
Sonuç olarak, bu film hem doğa sevgisini, hem de modern dünyanın getirdiği tüm olanaklardan soyutlanma ve kendi içimizdeki vahşi doğayı keşfetme temasını etkileyici bir dille anlatıyor. İyi seyirler.
