On altı yaşındaki Melissa Kennedy yaklaşık 3 aydır kayıp ve Ridgedale kasabası çözülüyor. Eski sinema evinin perdeleri arkasında yaşananları izleyen, Sylvia Potter (16) adında genç bir perde arkası işçisi aşıklığı özlemektedir. Film kahramanlarının aşk hikayelerine şahit oldukça, aşka dair arzuları hat safhada...
Film, bu iki genç kızın hikayesinden yola çıkarak, ıssız bir kasabanın gizemli atmosferini ve bu genç kızların hayatlarını seyirciye sunuyor. Tek sevdikleri şey aşk filmi izlemek olan Sylvia'nın, tam da bir aşk filmi gibi yaşamak istediği hayatını ve Melissa'nın hayattan gizemli bir şekilde çekilmesi anlatılıyor. Kayboluşun üzerinden geçen 3 ay boyunca, kasabanın huzuru kaçıyor ve herkes endişe içinde.
Sylvia'nın aşka olan ilgisi sadece beyaz perdeye sıkışmış kalmıyor; onun aşkı arama süreci film boyunca seyirciyi içine çeken, derinden etkileyen bir hikaye oluyor. Ancak Sylvia'nın masum arayışı, belki de kasabanın karanlık gerçeklerini gün yüzüne çıkaracak kıvılcım olabilecektir.
Melissa’nın yokluğu, kasabada oluşan kasvetli havayı daha da yoğunlaştırıyor. Her biri endişeli ve kaygılı olan kasaba halkı, Melissa'nın gizemli bir şekilde ortadan kayboluşu ile başa çıkmaya çalışırken, aynı zamanda da Sylvia'nın romantik arayışlarına şahit oluyor.
Sylvia'nın aşka olan özlemi, film boyunca gelişen bir aşk hikayesi ve belki de bir gerçeğin peşinde koşan genç bir kızın hikayesi olarak karşımıza çıkar. Melissa'nın yokluğu ise, kasabada bir gizemi ve gerilimi arttırıyor. Gerek Sylvia'nın aşk arayışı, gerekse Melissa'nın ortadan kayboluşu ile kasaba halkının ruh hali, izleyiciyi saran, etkileyici bir öykü ortaya koyuyor.
