Yirmi beş yıl önce, bir dini tarikatın üyeleri toplu intihar gerçekleştirdi. Bu trajik olayın ardından, yaşananları unutamayan ve tek başına hayatta kalan birey, kendisini bu karanlık geçmişle yüzleşmeye zorlar. Hepimiz için kabul etmesi zor olan bu korkunç gerçekle, bir belgesel ekibi eşliğinde, bu trajedinin sahnesine geri döner.
Belgesel ekibi, geçmişe dair kapanmamış yaraları ve ardında bıraktığı soru işaretlerini aydınlatmayı amaçlamaktadır. Bu belgeselde hem bu dramatik sürecin tanığı hem de kurbanı olan kişi, hayatta kalan son üye, kendi yaşadığı bu ürkütücü deneyimi ekranlara taşırken, izleyiciye de kendi gözünden olayları aktarmaktadır.
Tarikatın inanışları, ritüelleri ve bu inanışların sonucunda gerçekleşen toplu intiharın detayları üzerinde durulurken, o dönemde yaşananların geniş çaplı bir analizi sunulmakta. Bu trajedinin nedenleri, sonuçları ve etkileri hakkında bilgi verilirken, izleyici de belgeselin bir parçası oluyor ve süreç boyunca olayları anlama fırsatı buluyor.
Yirmi beş yıl sonra dönen hayatta kalan, belki de içinde bulunduğu suçluluk duygusu, korkular ve travmalarla yüzleşmek ve belki de kendisine bir çözüm bulabilmek için geri dönmüştür. Öte yandan, belgesel ekibi de bu trajik olayın peşinde, belki gerçeği bulma çabasındadır. Ama daha önemlisi, bu film, izleyicinin de bu trajik olayları anlamasını sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Bu etkileyici hikaye, izleyiciye, insan psikolojisinin derinliklerine dair bir bakış açısı sunuyor.
