Politik ihanete, acımasız bir medya saldırısına ve son dönemlerde yaşadığı bir boşanmaya rağmen azmini yitirmeyen bir Kongre üyesi, küçük bir balıkçı köyünü ticari yozlaşmadan korumak için elinden geleni yapıyor. Bu hikaye, karakterin onurunu korumak adına verdiği mücadeleyi ve karşı karşıya kaldığı zorlukları detaylı bir şekilde anlatıyor.
Bütün bu hikayeyi örgüleyen yönetmenin, özellikle kahramanın karakter detaylarını seyirciye aktarırken gösterdiği başarılı performansı takdire şayan. Ana karakterin politik ihanete uğramasına, medyanın acımasız saldırılarına ve boşanmanın getirdiği duygusal yükün altından kalkmayı başarmasına giden yol, filmin derinlikli bir yapısına işaret ediyor.
Kongre üyesinin, bir yandan özel hayatındaki bu karmaşayı çözümlemeye çalışırken, diğer yandan küçük balıkçı köyünün ticari çıkarlar karşısında ezilmesini engellemek için verdiği mücadele, izleyicinin karakterle olan empati kurmasını kolaylaştırıyor.
Filmin genel teması, politikanın çirkin yüzünü ve bireylerin bu çirkinliğe karşı nasıl durduklarını gösteriyor. Ancak hikayenin asıl çekiciliği, küçük balıkçı köyünün korunması uğruna verilen bu mücadelenin altında yatan hikaye. Köy halkının hayatlarının nasıl değiştiğini ve onların da bu mücadeleye nasıl katıldığını görmek izleyici üzerinde derin bir etki bırakıyor.
Her sahnesinde, kararlılık, onur ve dürüstlüğün ne demek olduğunu hatırlatan bu film, seyircinin içindeki adalet duygusuna sesleniyor. Bu hikaye ile birlikte seyirci, tüm zorluklara rağmen doğru olanı yapmanın ve küçük bir balıkçı köyünün ticari yozlaşmadan korunmasının mücadelesini vermeyi öğreniyor.
